sınıf mücadelesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sınıf mücadelesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Nisan 2022 Cumartesi

1 MAYIS SADECE 1 MAYIS DEĞİLDİR



Üç yıl önce yayınlanan bu yazı yeniden düzenlenerek yayınlanmıştır.
***

Sınıf mücadelesi bazen geri çekilmenin ve mevzii kaybetmenin ağır bedelleri olduğu bir sınıra dayanır. Yaşadığımız dönemde devrimci mücadelenin durumu tam da böyle bir sınır durumundadır. 12 Eylül yenilgisinden sonra bir dizi inişli çıkışlı aşamalardan geçen devrimci mücadele bir türlü kendini toparlayarak istenilen düzeye varamamış, geri düşüş durdurulamamıştır. Haziran Direnişiyle yaşanan sıçramanın devrimci bir halk örgütlenmesine kanalize edilmesi konusunda da kayda değer bir başarı sağlanamamıştır. Haziran Direnişi sonrası saldırılarını her alanda pervasız bir şekilde artıran egemen sınıflar, açık zoru faşist terörü en üst düzeye çıkartarak uygulamaya başlamışlardır. Nispi demokrasinin bütün görünümleri hızla ortadan kaldırılırken açık faşizmin icrasının yeni bir varyasyonu sahnededir.

7 Kasım 2013 Perşembe

Post-Marksizmin Eleştirisi -James Petras

“Post-marksizm” neo-liberalizmin zaferi ve işçi sınıfı hareketinin geri çekilmesiyle birlikte moda bir entelektüel tavır oldu. Latin Amerika’da reformist sol tarafından terk edilen alan bir ölçüde kapitalist politikacı ve ideologlar, teknokrat ve muhafazakar tutucu kiliseler (Yahudi cemaatları ve Vatikan) tarafından dolduruldu. Geçmişte bu alan, sosyalistler, yurtseverler, halkçı politikacılar ve “özgürlüğün teolojisi”yle(1) birlikte hareket eden kilise eylemcilerinin egemenliği altındaydı ve merkez sol, ne yukarıdaki politik rejimler içinde ne de aşağıdaki politikleşmiş halk sınıfları içinde etkiliydi. Bugünse, radikal solun yokluğu politik entelektüellerin, sendikaların siyasallaşmış kesimlerinin, kır ve kentlerdeki toplumsal hareketlerin olmadığının kanıtıdır. Günümüzün en yoğun çatışması, bu anlamda, marksizm ile “post-marksizm” arasındaki çatışmadır.
Bugün, ideolojileri, bağlantıları ve uygulamaları marksist teori ve pratikle açıktan çatışma ve uzlaşmazlık içinde olan ve neo-liberalizmin destekçisi büyük sermayenin ve devletin kurumları tarafından desteklenip büyütülen sayısız “sosyal” örgüt ortaya çıkmıştır. Sermaye sahiplerinin neo-liberal projelerine uyum göstererek ideolojik ve politik olarak bu projelerin uygulanmasında aktif rol alan bu oluşumlar, kendilerini çoğu kez “devlet dışı” ya da “bağımsız araştırma merkezleri” olarak tanımlamaktadırlar. 
Bu makale, söz konusu oluşumların ideolojik bileşenlerini tanımlayıp eleştirecek ve daha sonra bunların sınıf temelli hareket ve yaklaşımlarla çatışan faaliyetlerini ve eylemsizliklerini anlatacaktır. Bunu, “post-marksizm”in evrimi, kökenleri ve geleceğinin tartışılması ve marksizmin düşüşü ve muhtemel geri dönüşü bağlamında bir tartışma izleyecektir.